top of page

Nevzat Çelik Kimdir?

 

ÖZGEÇMİŞ

 

1960 Sinop-Boyabat doğumlu Nevzat Çelik, 1965 yılından bu yana İstanbul'da yaşamaktadır. 2019  Pandemi süreciyle birlikte daha çok Ayvalık’ta kalmaktadır.

Nisan 1980'de Devlet Güzel Sanatlar Akademisi Grafik 1'de okurken, sol bir örgüte üye olmak, eylemlerine katılmak iddiasıyla tutuklanmış ve idam talebiyle yargılanmıştır. 1984'te "Şafak Türküsü" dosyasıyla Akademi Kitabevi, 1987'de Müebbet Türküsü dosyasıyla da, Hasan Hüseyin Korkmazgil, Poetry International (Rotterdam Şiir Formu Ödülü) ve PEN Amerikan Center Onur Ödülü'nü almıştır. Aralık 1987'de tahliye olan Nevzat Çelik, yıllar sonra beraat etmiştir. Tahliye edildikten sonra hiçbir şiir ödülüne katılmamıştır. Şafak Türküsü, Müebbet Türküsü, Suda Seken Hayat, Yağmur Yağmasaydı, Sevgili Yoldaş Kurbağalar (Şiir), Bağışlanmış Hüzün (Roman) ve Leke (Öykü) adlı kitapları bulunmaktadır. Otuza yakın şiiri farklı müzisyenler tarafından bestelenmiştir. Pek çok dile çevrilen şiirleri dergi ve antolojilerde yer almış, uluslararası şiir festivallerine Türkiye adına davet edilmiştir.

Yazdığı film senaryoları henüz çekilmese de sinemaya olan ilgisi sürmektedir.

 


Anadolu. Life Bilim, Kültür, Sanat… Dergisi

 

1. Şu sıralar neler yapıyorsunuz?

 

Pandemiyle birlikte, dışarıda çalışmak zorunda olmayan pek çok kişi gibi ben de eve kapandım. Malum, sosyal hayat ve sanatsal-kültürel etkinlikler öncelikle yasaklandı. Eve kapanmak kendine kapanmayı tetikleyebilirdi. Daha çok okudum ve yazdım. O da yetmezdi, sosyal medyayı aktif olarak kullandım. Facebook ve Twitter’da itiraz cümleleri kurdum, şiirsel paylaşımlar yaptım. Hesaplarım çalındı, engellendi. Her seferinde sıfırdan başladım.

Son birkaç aydır şiir etkinlikleri yeniden yapılmaya başlandı. Uygun bulduklarıma katılıyorum. Sosyalmedyada paylaştığım, kendime sakladığım yazılarımı derleyip ikifarklı kitap çıkarmayı planlıyorum.

 

2. Şiir, öykü ve roman gibi edebiyatın farklı dallarında eserler ürettiniz. Yazma serüveniniz nasıl başladı?

 

78 Kuşağı okuyan bir kuşaktı.  Ben de o kuşağın çok okuyanlarından biriydim. Üniversiteye başladığımda okumadığım yerli yabancı klasikler kalmamıştı neredeyse. Ezberimde fazlasıyla şiir vardı ama aklımda şair, yazar olma fikri, hayali yoktu. 1980 Martında gözaltına alınmam, nisan ayında tutuklanmam, arkasından 12 Eylül Askeri Darbesi’nin gelmesi, her şeyin yasaklanması, idam talebiyle yargılanmam, sonu nasıl biteceği belli olmayan ve yıllara uzanan vahşi süreç... Direnmek ve yazmak yaşama tutunmak için gerekliydi. Cezaevlerinde neler  yaşandığını, işkenceyi, umudu, direnişi, hasreti, insan gerçeğini anlatmak… dışarıdaki insanlara duyurmak gerekiyordu. Bir tür çığlıktı! Böylebaşladı diyebiliriz.

 

3. Hayal dünyanızın bu kadar genişlemesine sebep olan olaylar nelerdir?

 

Bir önceki sorunun yanıtından devam edersem… Gecekondu, çalışan anne baba, birbirini büyüten kardeşler, yoksul ama kendi harçlığını kazanan başarılı bir öğrenci, okuyan, mücadele eden, genç yaşta tutuklanan, işkence gören, direnen, idama baskısıyla yıllarca tutuklu kalan, içeride yazdığı kitaplarıyla ödüller alan… Omuzlarına büyük sorumluluklar yüklenen, simgeleştirilirken, bir taraftan da egemen edebiyat çevresi tarafından yok sayılan, genç bir şairken ünlü olmanın olumlu, olumsuz bütün yanlarını gören, yaşayan… Popülerlik uğruna sistemle uzlaşmayan, yazdıklarını yenilemeyen… 

Yaşadığım pek çok şeyi hiç kimsenin yaşamasını istemem. Hayal dünyamın geniş olmasından söz ediyorsak, hiç kimsenin yaşamasını istemediğim o çok sert şeylerin de etkisi vardır mutlaka.


4. Beş adet şiir kitabından sonra (Şafak Türküsü, Müebbet Türküsü, Suda Seken Hayat, Yağmur Yağmasaydı, Sevgili Yoldaş Kurbağlar) öykü(Leke) ve roman (Bağışlanmış Hüzün) yazdınız. Şair olmak size bir avantaj sağladı mı?

 

Cümleler ve dizeler birbirine çok yakın gibi dursalar da anlam yükleri, disiplinleri çok farklıdır. Avantaj sağladığı kadar dezavantajı olduğu da söylenebilir fazlasıyla titizlenmek gibi. Şiirle başlayıp öyküye, romana geçiş yapan bizde ve dünyada çok sayıda büyük yazar vardır. Şiirde yol almışken öyküye, romana el atan şair sayısı ise çok azdır. Ben bunu ne kadar sürdürürüm açıkçası bilmiyorum. Çok üreten bir şair, yazar olmadığımı biliyorum.

 

 

5. İdol olarak gördüğünüz sanatçılar var mı, varsa kimler? 

 

Beni etkileyen karakterler sadece ürettikleriyle, yaptıklarıyla başarılı olmalarının yanı sıra, söylediklerine yakın hayatlar kurmaya çalışanlardır. Ülkemiz sınırları içinde ve farklı alanlardan birkaç isim söylersem: Nazım Hikmet, Hasan Hüseyin Korkmazgil, Vedat Türkali, Ruhi Su, Yılmaz Güney.

 

6. Sanat (Edebiyat, Müzik, Sinema…) nereye gidiyor, neler düşünüyorsunuz?

 

Genel olarak sanatın, gerçek sanatın bugününün ve geleceğinin pek de parlak olduğunu söyleyemeyiz. Sanat doğası gereği muhaliftir. Öteki canlıların aleyhine olmamak kaydıyla bütün insanlar için daha iyi, daha rafine bir hayat ister. Gerçek Olan’la İdeal Olan arasındaki gerilimi, çelişkiyi gösterir ve İdeal Olan’dan yana tavrını koyar.  Ve büyük bir genellikle de Gerçek Olan galip gelir ve trajedi de buradan doğar. Egemenler  ne daha iyibir hayatın var olabileceğinin anlatılmasını, ne de trajedinin ortaya konmasını ister; istemediğini de yasak, sansür ve cezalandırma şeklinde gösterir! 

Sanat yüksek algıyı talep ederken sistem-sektör düşük algıya hitap eder. Ne yazık ki, sinema, dizi ve müzik sektöründe bu başarılmıştır. Şiir, neredeyse basit şarkı sözlerine indirgenmiştir. En acısı da budur. Sosyal medyanın yaygınlaşması ve kitaptan kaçış şiirin geleceğini tehlikeye sokmuştur. Yüz binlerce şairimiz olmuş ama kitaplar biner adet bile satılmamaktadır! Başlı başına konuşulması gereken bir konu bu.

 

 

7. Betimlemeyi en çok sevdiğiniz zaman hangisidir? (Günbatımı, ruh hali gibi)

 

İzleyebiliyorsam, keyifliysem gün batımını günün hiçbir anına değişmem. Betimlemek açısından hiç düşünmemiştim neyi daha çok seviyorum diye. Sanırım buna yanıtım, ister günbatımı, ister ruh hali olsun betimlediğim, başardığım an en sevdiğim zamandır!

 

 

Ana Sayfa: Hoş Geldiniz

SEVGİLİ YOLDAŞ KURBAĞALAR

1 size şiddeti suyunu bulandırmayan bir öfke getirdim -çünkü öfkeliyken bir cinayeti tasarlamak cinayete gerekçe oluyor harp ve sulh...

I'M TALKING TO YOU

take this pen from my hand take the bleeding words I'm talking of death don't you understand, raise your heads raise your heads high...

DİYARBAKIR ÖLÜLERİ

1 dün gece muştularla yağıyordu havalandırmaya ilk karı martın dün gece yüreğimizde bıçaktı ölüm haberleri diyarbakır'ın asıldı ellerimiz...

SİZE SÖYLÜYORUM

alın şu kalemi elimden kanayan sözcükleri de alın ölmek diyorum anlamıyor musunuz biriniz karşı çıkın karşı çıkın dışarıda kalmasın kış...

İTİRAZIN İKİ ŞARTI

çok olmadığımız kesin çok olan tarafta değiliz çok olan tarafta olmayacağız türkiye'de kürt olacağız kürtlerde ermeni ermenilerde süryani...

BEKLEYİŞ

gül diyorum yoksul acıların gölgesinde güllerin solsun istemiyorum ay diyorum sonra ay n'olur bir vaktinde gecenin yaraların açsın...

SICAK SAKLAYIN GECELERİMİ

geçici ayrılık benimkisi ilkyaz çiçeğine gebeyim ağıtlar yakmayın adıma ben ölmedim ölmeyeceğim sıcak saklayın gecelerimi karlar altından...

KİRLİ GÖMLEK

yiğidim yiğit olmasına ya yanık türkülere vurmayın beni tutuşur dizelerim sonra her biri yıldız kendi halinde kardeş yıldızlar anamız...

ŞAFAK TÜRKÜSÜ

1 beni burada arama anne kapıda adımı sorma saçlarına yıldız düşmüş koparma anne ağlama kaç zamandır yüzüm tıraşlı gözlerim şafak...

bugün 23 nisan

ÇOCUK ağlardı gözlerin mavi yeşil kara gülerdi gözlerin mavi yeşil kara ağla çocuk gül çocuk ama usul usul değil ama usul usul değil 1982...

beyin göçü

Beyin göçünün kılıfı nihayet bulundu: Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Karaismailoğlu: “Mühendis ihraç eden bir ülke haline geldik.” Az...

Ana Sayfa: Blog2

Abonelik Formu

Yeniliklerden haberdar olun

Gönderdiğiniz için teşekkür ederiz!

Ana Sayfa: Abone Ol
Writing by the Water

İletişim

Gönderdiğiniz için teşekkür ederiz!

Ana Sayfa: İletişim
Sahilde Laptop

NEVZAT ÇELİK ŞİİRLERİ

Devamını Oku
Ana Sayfa: Hoş Geldiniz

Hakkımdaki Her Şey

ÖZGEÇMİŞ

15 Mayıs 1960 yılında Sinop’ta doğdu. 1965 yılından beri İstanbul’da yaşıyor. 1980 Mart ayında DGSA’ya bağlı UESYO Grafik 1’de okurken siyasal nedenlerden ötürü tutuklandı ve idam talebiyle dava açıldı. 1984’te “Akademi Kitabevi Şiir Birincilik Ödülü” ŞAFAK TÜRKÜSÜ dosyasına verildi. 1987’de ikinci şiir kitabı MÜEBBET TÜRKÜSÜ yayımlandı. “Hasan Hüseyin Korkmazgil” ve “PoetryInternational (Rotterdam Şiir Forumu Ödülü) ödülleri bu kitaba verildi. Aynı yıl “American Pen Clup’ın Onur Üyeliği’ne seçildi. Başta “Şafak Türküsü” olmak üzere pek çok şiiri değişik sanatçılar tarafından bestelendi ve yorumlandı. 1987 Aralık ayında tahliye edildi. Tahliye edildikten sonra hiçbir şiir ödülüne katılmadı. 1990 yılında SUDA SEKEN HAYAT ve YAĞMUR YAĞMASAYDI adlı şiir kitapları aynı zamanda yayımlandı. Son şiir kitabı SEVGİLİ YOLDAŞ KURBAĞALAR 1998 yılında yayımlandı. 2005’te BAĞIŞLANMIŞ HÜZÜN (Roman), 2006’da LEKE (Öykü) adlı kitapları çıktı. Birçok uluslararası şiir festivallerine katıldı. Şiirleri başta İngilizce, Almanca, Hollandaca olmak üzere pek çok dile çevrildi, dergi ve antolojilerde yer aldı. 

IMG_9155.JPG
Ana Sayfa: Ben Kimim?
Sahilde Laptop

NEVZAT ÇELİK ŞİİRLERİ

Devamını Oku
Ana Sayfa: Hoş Geldiniz
Ana Sayfa: Blog Yazısı Galerisi
Ana Sayfa: Konser Tarihleri
Ana Sayfa: Rezervasyonlar

Video Channel

Video Channel

Video Channel
Video ara...
Tüm Kategoriler
Tüm Kategoriler
Morning Rush

Morning Rush

$
00:23
Into the Blue

Into the Blue

00:31
Videoyu Oynat
Beach Patrol

Beach Patrol

$
00:29
Towering Heights

Towering Heights

00:31
Videoyu Oynat
Ana Sayfa: Video Oynatıcı
Ana Sayfa: Müzik Çalar
bottom of page